Süâl: Sâbık karının/zevcenin iddet müddeti bitdikden sonra, sâbık (evvelki)
kocasından/zevcinden, sâbık kocanın/zevcin rızâsı olmaksızın nafaka
alması harâm olmasına rağmen, sâbık karı/zevce, sâbık kocasından/zevcinden nafaka taleb etmesine binâen, devlet, SGK (Sosyal Güvenlik Kurumu) eli ile sâbık kocaya/zevce “Emekli Maâşı” adı altında verdiği paralardan kesinti yapmak sūretiyle “Dul Maâşı” veyâhūd “Dul
Aylığı” adı altında sâbık karıya/zevceye vermesi hâlinde, sâbık karının/zevcenin, işbu paraları alıp, bi’z-zât nefsi için sarf eylemesi câiz/halâl olur mu?
Cevâb: Sâbık karının/zevcenin iddet müddeti bitdikden sonra, sâbık kocasından/zevcinden, sâbık kocanın/zevcin rızâsı olmaksızın nafaka alması hâram olması mes’elesi ile; devletin, SGK eli ile “Emekli Maâşı” adı altında verdiği paraların tamâmı, ne SGK’ye ne de -sâbık kocanın/zevcin SGK’de herhangi bir matlûbu mevcûd olması hâlinde, bir mikdârı hâric- sâbık kocaya/zevce âid olduğundan, esâsında,devletin,
SGK eli ile -bi’l-hâssâ- cebren “Sigorta Primi” adı altında ödetdiği işbu paraları sâhiblerine iâde etmesi lâzıme olmasına rağmen, alâkalı mevzūâtında, herhangi bir iâde kâidesi mevcûd olmamasına binâen, -mezkûr paraların sâhibi bulunma ihtimâli hemen hem olmayan- lukata olmaları sebebiyle, bî-alâka olup, zâten, sâbık karının/zevcenin, behemehâl, devletin -her ne ad altında olursa olsun- verdiği her nev’ parayı/mâlı alması lâzıme olmakla berâber, bi’z-zât nefsi için sarf eylemesi, -sâbık kocanın/zevcin SGK’de herhangi bir matlûbu mevcûd ise dahi- fâkir olmak mutlak şartıyla câiz/halâl olur.